Apilarnil Nedir? Nerelerde Kullanılır?
Arı ürünlerinin ne kadar çeşitli olduğunu her defasında söylüyoruz. Apilarnil de bu arı ürünlerinden birisi. Apiterapi’de önemli bir yer tuttuğu için onu yakından tanımak isteyeceğinizi düşündük.
Arı ürünlerinin ne işe yaradığıyla ilgili birçok bilgi dolaşıyor. Bu bilgilerin güvenilmez olduğunu tam olarak söyleyemeyiz. Ancak arı ürünlerinin ne işe yaradığından ziyade tükettiğiniz arı ürününün ne kadar doğal ya da organik olduğu daha önemlidir. Çünkü arı ürünlerine bir alerjiniz yoksa ve doğru dozda kullanıyorsanız faydadan başka bir sonuç alamazsınız.
Eğriçayır ailesi olarak, tam da bu sorunu çözebilmek adına 300 yıllık bir geleneği sürdürüyoruz. Her ürünümüzden bahsederken müthiş bir iç rahatlığıyla ve sizlerde bıraktığımız güvenle yolumuza devam ediyoruz. Dünyanın en iyi balı ödülü ve daha nice ödülümüzün sebebi yürüdüğümüz yola olan inancımız ve bu yoldaki ısrarımızdır. O zaman ne duruyoruz? Biraz da harika bir arı ürünü olan apilarnilden bahsedelim.
Henüz pupa evresine geçmemiş olan, 3-7 günlük erkek arı larvalarına apilarnil denmektedir. Arılar petek gözlerini kapatmadan önce bu larvalar en yüksek besin değerine sahiptir. Erkeklerde testosteron salınımını artıran, kadınlarda östrojen salınımını artıran bir yapıya sahip olduğu bilinmektedir. Etkilerinin erkeklerde kadınlara oranla daha baskın olduğu düşünülmektedir. Hatta bazı kaynaklarda “erkeklere özel arı ürünü” olarak bahsedilmektedir. Biz faydasının daha fazla olabileceğini kabul etmekle birlikte, yalnızca erkeklerle sınırlandırmayı doğru bulmuyoruz. İçeriğinde bulunan zengin protein ve yağların faydasının herkese yeteceğini düşünüyoruz.
“Api” Latincede “arı” anlamına gelmektedir. “Lar” larva anlamında kullanılırken “Nil” de apilarnili bulan Nicolae Iliesiu’nun isminin kısaltmasıdır. Nicolae Iliesiu, bu ürününün faydalarını 1980 yılında bulmuştur.
Fiziksel ve Kimyasal Özellikleri
Fiziksel Yapısı: Süte benzeyen ancak boza kıvamında olan, sarı ve gri renk arası bir renge sahip, acımsı bir tattadır.
Kimyasal Özellikleri: Protein, yağ, karbonhidrat, amino asit, polifenoller, vitamin ve mineral açısından zengin bir yapıya sahiptir. %2’lik kül, %5-8’lik de lipit oranına sahiptir. Doğal şekerlerden sadece sükroz (glikoz ve früktozdan oluşan bir disakkarit) şekeri bulunmaktadır.
İçeriğinde; A vitamini, B1, B6, PP, Kolin ve Beta Karoten vitaminleri ve demir, potasyum, kalsiyum, fosfor, çinko, manganez, sodyum ve bakır mineralleri bulunmaktadır. 1 kg erkek arı larvasının enerjisi 1.119 kcal’dir.
İçeriğindeki en dikkat çekici özellik insan ve hayvanlar tarafından sentezlenemeyen amino asitlerdir.Nasıl Keşfedildi?
Nicolae Iliesiu apilarnili araştırırken, o sene ördeklerini bu besinle beslemiştir. Bir sene sonra yaptığı gözlemde erkek arı larvaları ile beslenen ördeklerin geçmiş senelerdeki ördeklerden daha sağlıklı ve hızlı geliştiğini gözlemlemiştir. Daha sonraları hız kesmeyen Iliesiu, sığır, tavuk, domuz ve koyunlarını da aynı şekilde beslemiş ve benzer sonuçlar elde etmiştir. O zamanlar çok ses getiren bu araştırma ile bu arı ürünü hayatımıza hızlı bir giriş yapmıştır.Nasıl Hasat Edilir, Nasıl Tüketilir?
Alınırken içerisine bir miktar su verildiğinde larvalar kendilerini dışarı atmaktadırlar. Hasadı da bu şekilde yapılmaktadır. Bu işlem larvaların hem dezenfekte olmasını hem de petek gözlerinden çıkmasını sağlamaktadır. Çıkarıldığında, hemen tüketilmeyecekse, -18 derecede en fazla 1 yıl boyunca muhafaza edilmelidir. Aksi halde bozulma gözlemlenecektir.
Genellikle bal ile karıştırılarak tüketilmektedir. Bunun yanı sıra bal, apilarnil ve arı sütü karışımı şeklinde de tüketilmektedir.
Apiterapide Apilarnil
İnsanlık, tarih boyunca, hayatta kalmak için çeşitli yöntemler denemiştir. Bu yöntemler sayesinde tıp bugün olduğu noktadadır. Doğayı anladığımızda, nasıl uyum sağlayacağımızı ve faydalı bir şekilde kullanabileceğimizi de öğrenmekteyiz. Arılarla ilişkimizde öncelikli olarak balından faydalansak da zaman içerisinde diğer faydalarını da öğrenmiş bulunmaktayız. Örneğin poleni, saç bakım yağlarıyla birleştirerek kullanım alanını genişletmeye devam etmekteyiz. Altın değerindeki arı sütünü ninelerimiz yüzlerine, göz çevrelerine sürerlerdi. Biz ise, teknolojinin nimetlerinden yararlanarak, herkes rahatlıkla ulaşabilsin diye arı sütlü göz çevresi kremini üretmiş bulunmaktayız.
Apiterapi, arı ürünlerinin yalnızca bu şekillerde kullanılması demek de değildir. Arı ürünlerinin en önemli özelliklerinden birisi ilaç sanayisinde de etken madde olarak kullanılıyor olmasıdır. İlaç olarak tüketilmiyor olsa da takviye edici gıdaların birçoğunda arı ürünü bulunmaktadır.
Apilarnilin apiterapideki yerini konuşabilmemiz için gözlerimizi öncelikle gelenekten gelen birikime çevirmemiz gerekmektedir. Bilimsel kanıtlarla kesin olarak kanıtlanmamış, etkisi araştırma konusu olan bu ürünün büyüklerimiz tarafından kullanıldığını bilmekteyiz. Hatta o kadar değerlidir ki arıcılar bu ürünü satmak istemez, kendileri tüketirler. Bunun sebebi kullandıktan sonra ortaya çıktığı düşünülen etkileridir.
Büyüklerimiz Apilarnili Neden Kullanırdı?
Ailenin mutluluk kaynağı çocukları ne kadar sevdiğimizi hepimiz biliyoruz. Eğriçayır’da apilarnil özellikle çocuk isteyen çiftler tarafından kullanılıyordu. Erkek arı larvası olduğu için daha çok erkeklerin kullanımı yaygındı.
Gece gündüz çalışan büyüklerimiz dinç hissetmek için bu arı larvalarından ballarına karıştırarak tüketiyorlardı. Bu onları daha güçlü, daha zinde hissettiriyordu. Şimdilerde onların yaşam biçimlerini, iş yüklerini düşününce ne kadar da dirençli insanlar olduğunu görebiliyoruz. Bu duruma şimdilerde antioksidan etki deniliyor.
Unutmayalım!
Arı ürünlerine alerjiniz varsa apilarnili tüketmemelisiniz.
Eğriçayır ailesi olarak arıların ve doğanın hayatımıza kattıklarının farkındayız. Atalarımızın güçlü, çalışkan, bitmek bilmeyen bir enerjiye sahip olmalarının tek gerekçesi mecburiyet veya teknolojinin fazla gelişmemiş olması olamaz. Biz bu enerjinin arkasında doğaya duyulan saygıyı görüyoruz. Ne yediğinin farkında olmanın bilincini görüyoruz.
Apilarnil’in adı bilinmiyordu belki ama “açık gözlü yavrular” hayatlarındaydı. Yedikleri her şeyin ne kadar sağlıklı olduğunu biliyorlardı. Bizler ise çocuğumuza ne yedirdiğimiz konusunda endişeliyiz. Eğriçayır ailesi olarak her sağlıklı ürünün doğaya saygı duyularak üretildiği ve keyifle boğazlarımızdan geçtiği günler için çalışıyoruz. Bu çalışmayı hep birlikte yürütüyoruz. Sizler doğru, sağlıklı, organik ürünlere yöneldikçe dünya biraz daha iyileşiyor. Siz bize güç verdikçe de biz bu uğurda daha büyük bir hevesle çalışıyoruz.
İyi ki varız.
